........... Şimdiye kadar gördüğümüz bilgin ve filozofları hepsinden daha çok materyalizme doğru yürümüş ve dini büsbütün özdeksel ve çıkarcı bir noktadan görmüş olan Hobbes, Daris civarında st.Germain’de şiddetli bir hummayla yatağa düşmüştü. Bu ünlü adamın Katolik kilisesinin koruyuculuğu dışında olmasını istemeyen dostları, kendisinin de pek saydığı filozof, ilahiyatçı papaz Mersenne’i onun yanına göndermişlerdir. Mersenne, Hobbes’a, kilisenin günahları affettirme gücü olduğu yolunda uyarıda bulununca, filozof, papaza; Gassendi’yi son defa ne vakit gördüğünü sorarak sözü değiştirmişti. Eğer fıkra burada kalsaydı, Hobbes’un hareketi kendi felsefesine pekala uyardı ve belki anlatmaya bile değmeyecek kadar önemsiz olurdu. Fakat sonradan Hobbes’un bir Anglikan piskoposunun yalnız Anglikanizme uyan duaları tekrar etmesi koşuluyla ruhani aracılığını kabul etmiş olduğu da fıkraya eklenince, çok önemli psikolojik bir sorun çıkıyor ki, bundan, ilerde çağdaş bilgin ve filozofların din hakkındaki görüşlerine değinirken ayrıca söz edeceğiz.
A.Adnan Adıvar
“Bilim ve Din”
Büyük Yüzyıl,Descartes,Pascal,Spinoza Blm XIII s.159
Yorumlar
Yorum Gönder